-
1 can
1. إمكان [إِمْكان]Anlamı: güç, kuvvet2. استطاعة [اِسْتِطَاعَة]Anlamı: güç, kuvvet3. اقتدار [اِقْتِدار]Anlamı: güç, kuvvet4. بأس [بَأْس]Anlamı: güç, kuvvet5. تمكن [تَمَكُّن]Anlamı: güç, kuvvet6. جائشة [جائِشَة]7. حار [حارّ]Anlamı: çok içten, sevimli, sevilen, şirin8. حوباء [حَوْباء]9. حول [حَوْل]Anlamı: güç, kuvvet10. حياة [حَيَاة]Anlamı: yaşama, hayat11. روح [رُوح]12. شدة [شِدَّة]Anlamı: güç, kuvvet13. طائل [طائِل]Anlamı: güç, kuvvet14. طائلة [طائِلَة]Anlamı: güç, kuvvet15. طاقة [طاقَة]Anlamı: güç, kuvvet16. طوق [طَوْق]Anlamı: güç, kuvvet17. طول [طَوْل]Anlamı: güç, kuvvet18. قابلية [قابِلِيَّة]Anlamı: güç, kuvvet19. قبل [قِبَل]Anlamı: güç, kuvvet20. قدرة [قُدْرَة]Anlamı: güç, kuvvet21. قلبي [قَلْبِيّ]Anlamı: çok içten, sevimli, sevilen, şirin22. مخلص [مُخْلِص]Anlamı: çok içten, sevimli, sevilen, şirin23. مراس [مِرَاس]Anlamı: güç, kuvvet24. مرة [مِرَّة]Anlamı: güç, kuvvet25. مقدرة [مَقْدِرَة]Anlamı: güç, kuvvet26. مقدور [مَقْدُور]Anlamı: güç, kuvvet27. مكنة [مُكْنَة]Anlamı: güç, kuvvet28. منة [مُنَّة]Anlamı: güç, kuvvet29. ودي [ودِّيّ]Anlamı: çok içten, sevimli, sevilen, şirin30. عمر [عُمُر]Anlamı: yaşama, hayat31. عمر [عُمْر]Anlamı: yaşama, hayat
См. также в других словарях:
can — is., Far. cān 1) İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık 2) Yaşama, hayat Bir kedi yavrusunu kurtarmak için ipe sarılıp kuyuya iner, canımı tehlikeye koyardım. R. N. Güntekin 3) Güç, dirilik Her şeyde… … Çağatay Osmanlı Sözlük